Banja Luka

Değişime Puanım
65/100
Değişim Türü
SCOPE
Ülke
Bosna Hersek SaMSIC
Ad Soyad
Berna Öztürk
E-posta
bernagutf@yahoo.com
Ay
Temmuz
Yıl
2013
Staj Görülen Üniversite
UKC Banja Luka - Klinicki Centar
Staj Görülen Bölüm
Cardiology - Pacemaker Center
Karar ve Hazırlık Aşaması
8/10
Karar vermem bir anda oldu aslında. Önceden Banja Luka’ya giden kimseyle konuşma imkânım olmadı veya bununla ilgili bir yazıya ulaşamadım. Fakat Bosna-Hersek, Sarajevo stajı yapan arkadaşlarımla görüştüm. Onlar bu konuda beni cesaretlendirdiler, en güzel tatilleri olduğunu söylediler. Bu şekilde karar verdim. Hazırlık aşaması ev sahibi açısından çok zayıftı. Ne oraya gelecek öğrencileri önceden plan yapabilsinler veya tanışsınlar diye bir gruba eklediler ne de biz sormadan herhangi bir bilgilendirme yaptılar. Nitekim gittiğimizde 5 Türk olduğumuzu öğrendik.
Staj
9/10
Staj benim için gerçekten çok verimli geçti. İlk gün diğer staj yapan arkadaşlarımla birlikte hastaneye gittik ve herkes bölümlerine yerleştirildi. Benden sorumlu olan Dr. Uncanin ile tanıştım. Kendisi Pacemaker Center’ın klinik şefi olması itibariyle çok ciddi ve işinde çok başarılı bir doktordu. İlk günden itibaren bana gösterebileceği her şeyi göstermeye ve anlatmaya başladı. İlk günüm EKO çekilen bir hastayla başladı. Sonraki günlerde EKG yorumlamayı öğrendim. Bir pacemaker nasıl çalışır, pacemaker ameliyatı geçiren hastalara neler yapılır, neye göre atım sayısı belirlenir; bunların hepsini Dr. Uncanin bana anlattı. Bunların yanı sıra ilk defa bir kardiyoversiyona şahit oldum, efor testinden tutun pacemaker ameliyatı olsun her şeyi gözlemleme fırsatım oldu. Dr. Uncanin bana gözlemciliğin yanı sıra ders de anlattı ve gerçekten çok ilgiliydi. Onun bana karşı olan bu ilgisine karşılık benim de boş vakitlerimde bana anlattıklarını araştırarak ertesi güne başlamam sonucu karşılıklı güven sağladık. Birlikte ameliyatlara girdik ve öncelikle burada da yine gözlemci ve öğrenci olarak yer aldım. Sonraki günlerde bana nasıl steril olunacağını, ameliyathanede nelere dikkat etmem gerektiğini gösterdi ve ameliyatı artık benim asiste etmeme izin verdi. Kendisine ameliyatlarda yardımcı oldum ve artık stajımın son gününde bir dönem 2 öğrencisi için inanılmaz bir deneyim edindim. Bir hastanın başından sonuna kadar pacemaker ameliyatını ben gerçekleştirdim. Lokal anestezisi, bisturi ile ilk kesiği, pil elektrotlarının yerleştirilmesi, pilin yerleştirilmesi, dikişi, her şeyiyle benim yapmama izin verdi ve o sadece yanımda bana yardımcı oldu. Ameliyat bittiğinde elimi sıktı ve ilk pacemaker operasyonumu gerçekleştirdiğim için beni tebrik etti. O gün kendimle gerçekten gurur duydum ve çok mutlu oldum. Benim için harika bir stajdı diyebilirim. Doktorumdan çok fazla şey öğrendim ama aynı zamanda çok da eğlendim. Ara ara bana yaptığı ufak şakalarla birlikte çok eğlendik. Ameliyatları asiste eden teknisyenlerle de ilk günden itibaren çok iyi anlaştık ve kısa sürede yakın arkadaş olduk. Birlikte inanılmaz eğlendik, gülmediğim bir günüm bile geçmedi. Stajımın en eğlenceli kısmı onlardı diyebilirim. Stajım 3 hafta sürdü. Son hafta öğrenecek bir şeyim kalmamıştı ve ben boştum. Stajın son gününde klinikteki herkese Türk Kahvesi yaptım ve nasıl yapılacağını öğrettim, kahve fallarına bile baktım :) Hastaneden ayrılmak benim için oldukça zor oldu ama geride çok güzel arkadaşlıklar ve anılar bıraktım.
Konaklama
6/10
Bize bir hostel ayarlamışlardı. Geldiğim ilk gün biraz hayal kırıklığına uğradım çünkü inanılmaz pis ve eskiydi bana verdikleri oda. Marketten temizlik malzemeleri alıp odayı ve banyoyu komple temizledim. Temizlik kısmını atlatınca biraz daha kolaylaştı yaşamak. Tüm değişim öğrencileri aynı katta kalıyorduk ve birbirimizle kolaylıkla haberleşebiliyorduk. Odalarda hepimizin kendine ait banyo ve tuvaleti olması çok iyiydi. Son günlerde hosteli hamam böcekleri bastı. Kendi odamda hiç rastlamadım ama arkadaşımın odasında birkaç tanesine denk geldim. Hostel çalışanları hiç İngilizce bilmiyorlardı bu yüzden tarzanca anlaştık genelde. Biz Sırpça birkaç kelime öğrenmiştik o şekilde derdimizi anlatıyorduk, ya da bazen çizerek anlattığımız bile oldu :)
Yiyecek - İçecek
2/10
2 öğün hastanede endokrinoloji bölümünde yemek ayarlamışlardı. Sabah kahvaltı için bir de stajımız bittiğinde öğle yemeği için gidiyorduk. Yalnız sadece 1 hafta yiyebildik, çünkü hasta yemekleriyle aynı yemekleri veriyorlardı. Her hafta aynı menü dönüyordu, hiç tuz yoktu yemeklerde, gerçekten çok kötüydü. Kahvaltıları nispeten tüketebiliyorduk. En kötü her sabah portakal veriyorlardı onunla besleniyorduk. Onun dışında hep dışarıdan yedik. Değişik yerlerde yemek yeme fırsatımız oldu, değişik lezzetler tattık. Kendi mutfağımız olmadığı için yemeğe çok para harcadım. Bir mutfağımız olsaydı daha tasarruflu olabilirdik.
Dil ve Kültür
7/10
Bosna-Hersek’te dil Boşnakça olmasına rağmen Banja Luka’da Sırpça konuşuyorlar. Sarajevo’da birine soru sormak istediğiniz zaman tersleyip küfür bile edebiliyorlar, turistler iyi karşılanmıyor. Banja Luka’da tam tersi ama. Çok fazla turist olmadığı için sizi merak ediyorlar ve genelde yardımcı olmaya çalışıyorlar. Fakat İngilizce bilen kişi sayısı maalesef çok azdı. Sizi anlayan bir kişi bulup derdinizi anlatabildiğiniz anlar çok kıymetli anlardı. Dil olarak hastanede de İngilizce bilen çok azdı fakat sorumlu doktorum ve ameliyathanedeki teknisyenlerin hepsi İngilizceyi iyi biliyorlardı ve anlaşmada herhangi bir sıkıntı yaşamadık. Hostel çalışanları hiç İngilizce bilmiyorlardı bu yüzden dediğim gibi tarzanca anlaştık genelde. Otobüs terminalinde kimse İngilizce bilmiyordu, Banja Luka’ya gitmek istediğimi, otobüs saatini, yol süresini ve bilet fiyatını öğrenmem oldukça zor oldu bu sebeple. Şehirde ve ülkede genel olarak İngilizce bilen kişi sayısı azdı. 5 Türk olduğumuz için de İngilizcemi geliştirmek adına beklediğimden azını katabildim kendime. Kültürleri çok farklı bizimkine göre. Değişik bir kültürü deneyimle fırsatı buldum burada. Mesela hastaneler 7:00-14:00 arası çalışıyor. Cafeler mesaiye sabah 5:00’de başlıyor. Kahvaltıda ton balığını çok fazla tüketiyorlar. Ton balığı ezmesi, konserve, pişirmeli ton balığı her çeşit yeniyor sabah. Siyah çay kışın oluyormuş mesela yazın çay bulamadık. Meşhur bir kebapları var. Banja Lucki Cevapi diye geçiyor bizdeki İnegöl köfte gibi ama çok leziz. Bizdeki ayrana yogurt diyorlar, salatalarında lahana ve salatalık kullanıyorlar. Bana göre saf kan Sırp kültürü idi :)
İletişim ve Haberleşme
4/10
Ne hostelde ne de hastanede wi-fi vardı. Wi-fi kullanmak istediğimizde bir kafeye gidip bir şeyler içmek durumunda kalıyorduk. Ailemle iletişime geçemedim bu yüzden ilk gün. Sarajevo’da otobüs beklerken post officeden aramıştım ve bana otobüs yolculuğu vs sebebiyle 12 saat ulaşamayınca çok merak etmişler. Ertesi gün bir telefon hattı alıp ona da internet yüklettik mecburen, öbür türlü kimseyle haberleşme imkânımız olmuyordu.
Ulaşım
6/10
Ankara’dan Pegasus ile İstanbul aktarmalı olarak Bosna-Hersek/Sarajevo’ya uçtum. Bileti AF’im gelir gelmez almıştım 250 lira civarıydı. Uçuş İstanbul’dan 3 saat sürdü. Sarajevo havaalanında taksi dışında başka hiçbir ulaşım aracı çalışmıyormuş. İnince öğrendim ben de ve buradaki taksiler otobüs terminaline kadar turistlerden 20 € kadar para alıyorlar ki normalde almaları gereken paranın 5 katıymış. Fakat yabancı olduğunuz için kazık yememe gibi bir durumunuz olmuyor maalesef. Otobüs terminalinde kimse İngilizce bilmiyordu, Banja Luka’ya gitmek istediğimi, otobüs saatini, yol süresini ve bilet fiyatını öğrenmem oldukça zor oldu bu sebeple. Bilet 32 km. Yol denk geldiğiniz otobüse göre değişiyormuş. Bazı otobüsler 5 saatte gidiyor. Benim denk geldiğim otobüs 9 saatte Banja Luka’ya ulaştı ve her kasabadaki otobüs terminalinde durdu. Otobüsler 90’larda Türkiye’deki otobüslerden; oldukça eski. Yemek-su servisi denen bir şey yok. Binmeden önce sizin almanız gerekiyor. 9 saatlik yolculuk sonunda dehidrate olarak tecrübe ettim bunu da. Konaklama yeri ile hastane arası biraz uzaktı, bu yüzden günde 2 kez otobüs kullanıyorduk merkez hastane arasında. Bu sebeple de biraz gereksiz para harcaması oldu.
Gezi - Eğlence
6/10
Çok çok eksiklerdi. Bizim öğrencilerle ilgilenmemize kıyasla hiçbir şey yapmadılar bizim için. Terminalde CP tarafından karşılandım ve hostele yerleştirildim. Bunun dışında onları tekrar görmemiz bizi Kastel’deki (Kale) şenlikler kapsamında yapılan konsere davet etmelerinde oldu. Orada da pek eğlenmedim maalesef. Onun dışında zaten bize bir sosyal program ayarlamamışlardı, kendi sınavları da varmış bu yüzden hiç ilgilenmediler. Paintball ve Bungalov’da konaklamalı Jajce’deki şelaleye bir gecelik gezi şeklinde planladıkları programlar ise çok pahalıydı, bu yüzden kimse katılmadı. Bunun dışında şehirde bir adet aquaparklı havuz var, biz her gün oraya gidiyorduk. Handball turnuvası gerçekleşti, bu maçlara gittik. Bir başka değişim öğrencisinin Plastik Cerrahi’deki sorumlu doktorları bizi bir haftasonu nehir kenarında pikniğe götürdü. Kalan zamanlarda yürüyerek şehri gezdik. Kastel ve Vrbas nehri etrafını dolaştık, şehirde büyük bir park vardı buraya gittik. Merkezde vakit geçirdik çoğu zaman. Bir tane küçük AVM’leri vardı. Tüm şehri yürüyerek gezmek mümkün. Gezi olarak ben kendim planladım çoğunu. Hırvatistan’a 4 günlük bir gezi ayarladım 2 arkadaşımla ve Zagreb, Split, Island of Hvar ve Dubrovnik’i gezip tekrar Banja Luka’ya döndüm. Daha sonra 4 kişi Belgrad’a gittik ve burada da 3 gün kaldık. Tekrar Banja Luka’ya dönüp Sarajevo ve Mostar’ı da gezdikten sonra Türkiye’ye geri döndüm.
Şehir Şartları
8/10
Sessiz sakin bir şehir. Gerekli her yere yürüyerek gidilebilir. Kafeler güzel ve ucuz. Şehrin ortasında aquapark ve spor salonu var. Merkezde paranızı değiştirebileceğiniz yerler mevcut ayrıca iki tane AVM bulunuyor. Alışveriş adına bir halk pazarına gittim, bir de merkezdeki mağazalara baktım. Oradan hatıra olsun diye bir şeyler alınabilir ama çok çeşit yok. Tren istasyonu ve otobüs terminali yan yana. Oraya yürünerek gidilmiyor yalnız bir de hastaneye ☺ Şehrin içinden Vrbas isimli bir nehir geçiyor, burada insanlar balık tutuyor, kafeler falan da var. Bir tane Irish Pub vardı bizim genelde gittiğimiz ama gece dışarı çıkmak için de çeşitli yerler var. Çok düzenli bir şehir, herhangi kötü bir şeyle karşılaşmadım. Sadece merkezde kaçak dövizciler var, paranızı mutlaka ofis gibi bir yerden değiştirin derim.
Bize gitmeden evvel orada havanın temmuz ayında inanılmaz sıcak olduğunu söylemişlerdi. Bazı günler başımıza güneş geçti, hava 40 derecenin üzerindeydi. Bazı günler de yağmur yağdı hava kapalı seyretti. Akşamları bazen çok serin, bazen sıcaktı. Tam kararlı bir hava yoktu yani. Ama bizim şansımıza olduğunu normalde çok çok sıcak olduğunu söylediler. O yüzden bir hırka, bir pantolon nolur nolmaz götürmek gerek.
Genel Bütçe
9/10
Şehir aslında çok ucuz. Yemeklere ortalama 7 km (8-9 lira) harcadık. Ama her gün 2 öğün para verdiğimiz için çok gitti. Otobüsle hastaneye ulaşmamız gerektiğinden oraya da para harcadık. Onun dışında aquaparka giriş gibi ufak tefek harcamalar oldu. Pek alışveriş yapılacak bir yer yok Banja Luka’da. Alışverişe pek para gitmiyor yani. Alkollü içecekler oldukça ucuz. Banja Luka’dan çıkmayacaksanız 250-300 € yetiyor da artıyor bile. Ama ben geniş kapsamlı bir gezi yaptığım için konaklama, yemek, yol, alışveriş dâhil 850 € civarı harcadım.
Yapılacaklar - Yapılmayacaklar
Aquana’ya gidilmeli. Cevapi yenmeli mutlaka, hatta fırsatını buldukça yiyin ben çok özlüyorum :D Bocka diye bir avm var merkezde. Orada yemek yemek ucuz gibi duruyor ama hem yemekler çok yağlı ve kalitesiz hem de aynı fiyata güzel yemekler yapan kafeler var. Bir tane Scena adında cafe var oranın yemekleri çok lezzetli, kahvaltıda omlet yapıyorlar. Bir de yunan dürümcü var o kesinlikle yenmeli. Havaalanında paranızın 20€’sunu değiştirtin ve taksiye km olarak ödeyin. Gitmeden cp’nizden Banja Luka otobüs saatlerini ve yol süresini öğrenmesini isteyin.
Aslında ufak bir şehir olmasına rağmen Banja Luka değişimi benim için çok güzel geçti. En güzel zamanlar hastanede geçirdiğim vakitti. Onun dışında çok fazla yer gezme fırsatım oldu, değişik deneyimler edindim, çok da eğlendim. Dediğim gibi Banja Luka küçük ve sakin bir yer ama karşılaştırdığınızda Sarajevo’dan daha düzenli, burada çok fazla alternatifiniz olmayabilir ama plan yapmak sizin elinizde ve bunu çok güzel değerlendirebilirsiniz :)